Bu Pazar günü arkadaşlarımızın da tavsiyesi üzerine Hayvanat Bahçesine oradan da Çiftlikte köfte yemeye gidelim dedik. Efe sabah uzun bir uykydan ve karnını doyurduktan sonra yollara düştük. Hayvanat Bahçesine yaklaştıkça artan trafik, giderek derecesi yükselen hava ve park yerinin uzaktan mahşer yeri gibi görünmesine aldırmadan içeri attık kendimizi. Ancak 1-zavallı hayvancıklar sıcaktan varsa kapalı bölmelerine veya kafeslerinin bir köşesine sığınmış, görünmüyorlardı 2-kalabalıktan görünenlere de yaklaşılmıyordu. Ayrıca en son çocukluğumda gittiğimden ne kadar büyük olduğunu da unutmuşum bir an sonu gelmeyecek sandım. Efe babasının kucağından benimkine geçmekten son derece bunaldı haliyle terledi, huysuzlaştı. Bizde keyif yerine sıkıntıda olduğumuza kanaat getirince çıktık. Oradan Çiftliğe gittik, malum kalabalık, sıra, sıcak... Efe'nin yerinde yurdunda durmaması, çığlık kıyamet bağırması derken kendimize paket yaptırıp, markete bile uğramaksınız canımızı eve attık. Sanırım 17 ay bir EFE Hayvanat Bahçesi uygun bir seçenek değil. Koray'la 2014 sonbaharı veya ilkbaharı bu gezimizi tekrarlamayı düşünüyoruz :))
Cumartesi güne anneannemizde çektiğimiz fotolardan... Kafamıza tasta koysak YAKIŞIKLIYIZ :))
|
Bu resimde Pazar günü makromarket ziyaretimizden!.. |
Şimdi gelelim postumun başlığındaki mevzuya. Bizim apartman kapımızı açmak için biraz güç kuvvet gerekiyor. Efe'de yaptığı gözlemlerden anahtarla kilidi açtıktan sonra bir omuz - sırt desteği ile tamamlanması gerektiğine karar vermiş, uygulamasında da aynısını yapıyor. Seyiri zevkli bu videonun en hoşuma giden kısmı ise yukarıda tutmaktan yorulduğu kafasını dinlendirmek için yere çömelmesi :))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder