27 Şubat 2012

Efe ile birgün nasıl geçer?

1 günümüz nasıl geçiyor?
Sabah ortalama 06.00da uyanıyoruz. Bizim odaya doğru bir bağırma 'gelin beni nuradan alın' mesajı eğer alınmazsa ağlama ve isyanla karışık bir bağırma artarak devam ediyor. 04.30 - 07.00 arası değişiyor uyanma vakti. Hemen bir günlük süt (pekmezli veya ballı) ılık, tam yatak keyfi yapmak için. (Bu süt olayına alıştırmaya çalışıyoruz, meyve suyu daha çok tercih ediyor ama onu ekarte edip sütle değiştirmek için uğraş içindeyiz, bu sabah ballı sütünü hemde 200cc bitirince pek sevindim).
Sonra 07.30 gibi en geç yataktan kalkıyoruz, alt-üst değiştir doğru salona. 09.00 gibi kahvaltı, haftaiçleri karışım haftasonları yetişkin kahvaltısı. Mesela Cmt sabahı patatesli, peynirli, sütlü bir omlet yaptım. Ancak haftaiçi eski düzen devam. Bir süre daha böyle. Kahvaltı ardından ortalam 45dk'lık bir uyku.
Oyna, gez, mızıkla, karıştır derken 11 gibi ya bir meyve püresi yada bir yoğurt. Tekrar vakit geçirmece. Derken 1.30 - 2.00 gibi çorba vakti arkadan su içme, yüz, el yıkama ve uyku (bunu uyumazsa bu uyku saat 16.00da ikindi kahvaltısından sonra da olabiliyor).
İkindide ise bebe bisküvisi - süt ezmesi veya aptamil toz tahıllı meyveli veya muhallebi veya meyveli puding.
Akşamsa 18.30 civarı akşam yemeği (bu öğüne yetişemediğime çok üzülüyorum, belki yazın azıcık da geçe çekip beraber yiyebiliriz). Akşam yemeğinde haşlanmış ev eriştesi üzerine sebze, kıymalı kabak yemeği, sebzeli tavuk sote gibi hafifce ama besleyici bir öğün.
Ardından saat 18.30 - 19.00 arası ben eve geliyorum. Tam mızmızlandığı saatler başlamış oluyor. Babası geliyor 20.00 civarı o zaman ya uyku rutinine başlamış oluyoruz ya da keyifliyse onu bekliyoruz ama bu seferde uyku saati kaçıyor. Akşamlarımız karışık.
Çok öncelerden beri akşam sütünü (devam sütü) biberonla içerken uykuya dalmaya alıştığından bizim için gece uykuya dalması sorun olmamıştı ancak şimdi büyüdü ve hemen uyumuyor. Süt bitiyor uyku yok bizde alternatif sistemler geliştirmeye çalışıyoruz. O anlamda henüz alternatif rutin oluşturamadık. En kısa zamanda bir düzene gireceğini ümid ediyorum. Her ebeveynin sistemi farklı olduğu gibi her bebekte birbirinden farklı olunca herkesin kendi doğrusunu bulması şart oluyor.
Cumartesi günü direksiyona geçip, silecekleri çalıştırma, müziği açma, şöför koltuğunda oturma talebi arabada tavan yapınca (japon çizgi filmlerindeki gibi gözünden yaşlar fışkırarak yüksek sesle ağlamak!!!) bende arabayı kenara çekip yaklaşık yarım saat hevesini almasını bekledim. Birde kucağında otursada ona dokunma istiyor. Off of şaka gibi. Tekrar onu arkaya almak ve yola devam etmek çok zor oldu. Dilerim bu direksiyona geçme isteği durumunu biran önce atlatırız yoksa işimiz iş... :))

Kendimden Bir Not: 1 sene aradan sonra Pazar günü tekrar spora başladım, gidebildiğim hergün gideceğim, gerçekten, bak sözüm söz, malum yaz geliyor...


Hiç yorum yok: